tüm ile tam yaşamak

Her şey birbirine bağlıdır, hiç bir şey yalnız değildir. Hepimiz bir bütünüz.

4 Aralık 2011 Pazar

Çocuklar için doğal şifa !

Yoğun istek üzerine "Çocuklar için doğal şifa" Seminerimi tekrarlıyorum. 
İzmir'de kış tam başlamadan, harika doğal şifa yöntemleri gösteriyorum... 
Sizleri beklerim !!

Silvia Egger-Gündevir

7 Aralık 2011 saat 13.00

Eyvah, çocuğum ateşlendi
Off, gene mi antibiyotik
Gel, sümüklü böceğim benim
Aaa de bakayım ve dilini çıkar…
Kaşıma yavrum, kaşıma…

Bu kısır döngüden çıkmak isterseniz,
gelin.
Doğal uygulamalar, reçeteler ve desteklerden haberdar olun!

Adım Adım Gelişim Merkezi
İzmir 0232- 232 31 34

17 Kasım 2011 Perşembe

Kanser ve Günlük Beslenme Alışkanlıkları

Bu bilgilendirici radyo programı dinlemenizi tavsiye ederim:




Kanser vakalarında günlük yaşam alışkanlıkları ve beslenmenin rolü. 
Dr. Yavuz Dizdar. 
Bugday'la Tohumdan Hasada Ekolojik Yaşam
(Açık Radyo Program)


http://www.bugday.org/mp3/KanserVakalarinda2011-10-21.mp3

26 Ekim 2011 Çarşamba

Anneler ve Verimli Toprak


Yaz boyunca güzel asmamız bizi ürünleriyle şımarttı. Yaz başı bize yapraklarını ve filizlerini, yaz ortasında koruyucu gölgesini ve yaz sonunda lezzetli üzümlerini hediye etti. Bütün bunları bize, toprağımız taş, kaya ve derinlerinde inşaat atıklarıyla dolu, kırmızı kireç gibi olduğu ve düzensiz sulamamıza rağmen sundu. Bugün son üzümlerini zevkle yerken, hafif pembeliğine hayran kalırken aniden bebeklerin hafif pembe yanakları aklıma geldi ve içim yumuşaklıkla doldu.

Etrafımda şu ara yoğun bir bebek konusu var; hem yeni bebeklenmiş dostlarım hem de yeni torunlanmış ve torunlanacak olanlar.

Veeee gebe kalmış ve bu durumdan zorlanan dostlarım. Olgun kadınlar, durumları zor olan kadınlar, artık hayatlarını farklı bir düzene koymuş, bir sürprizle karşı-karşı kalmış kadınlar. Kendi durumlarını bir bebek için uygunsuz gören kadınlar. Tereddütler ve endişeler taşıdıkları için kendilerini Verimsiz Toprak gibi tükenmiş hisseden kadınlar. Fakat; bahçemdeki toprak gibi, verimli bir büyütme için kendilerini yetersiz gören kadın dostlarım, tohumlarını yetiştirebilmek için o kadar özel yeteneklere sahiplerdir ki ! J.

Bazen hayat tecrübelerinden dolayı kendilerini taş ve kaya gibi sert ve köşeli hissetseler de, yaşanmışlıkları onlara hayatların derinliklerine saklanmış inşaat atıkları gibi gelse de, filizlerini büyütmek için çok çabalamaları gerekiyor olsa da; onlar her zaman harika Verimli Toprak olacaktırlar.


Veeee biliyorum ki; bu can veren anneler bütün kuruluk ve sertlikleri sevgiyle sulayıp yumuşatacaklar ve sonunda tatlı pembecik üzüm-bebeklerini harman edecekler… ve harika anneler olacaklar !

Sizleri seviyorum ve sizi takdir ediyorum.

2 Eylül 2011 Cuma

ŞEKER Bayramı STRESİ

Bayram yeni geçti ve gene kendime kızdım. Kırmayayım diye ikram edilenlere hayır demediğim için şimdi patlamak üzereyim. Ooof, kırmamak için patlamayı seçtim. 

Bu duyguyu bilir misiniz? Size de oldu mu hiç? 

Baklavaya, keke, çıkolataya, şekere... hadi bir tanecik al diyenlere hayır diyemediğim için balon gibi şiştim ve her an patlayabilirim gibi hissediyorum. Ve her şeye patlamak üzereyim, cünkü kendime kızgınım...

Eşime bu konuda hem kızıyorum, hem takdir ediyorum. En nazik gülümsemesiyle iki elini de midesinin üstüne koyuyor ve sevecen bir ses tonuyla "Şu anda almayayım, teşekkür ederim" diyor.


Zahmetle hazırlanmış veya özenle seçilmiş ikramları reddedilince, misafir perver hanımların yüzündeki ışığın hafifçe söndüğünü görüyorum. Durumu kurtarmak ve ikram edeni rahatlatmak adına "Ne güzel görünüyor, ben bir tane alayım" diyerek öne geçiyorum. 

Sonrasını da ben çekiyorum! Davul gibi şişmiş olarak, yıl boyunca yemediklerimi 3 bayram gününde mideme indirdiğim için, kendimi çok rahatsız hissediyorum.


Eşim ise her zamanki gibi incecik ve formda, bayramın şeker stresinden bihaber devam ediyor...


Neyse, gelecek bayram ikimiz kurtulmuş oluyoruz, bütün tanıdıklarımız bizim vejetaryen olduğumuzu bildikleri için kimse bize ikramda bulunmuyor.
 

25 Ağustos 2011 Perşembe

Doğanın dengesi

Doğa, bize her zaman bütün zenginliklerini sunar.  İnsan karışmadığı süre doğada her şey dengededir. Bu dengenin bozulduğu yerde biz tek bir çıkara odaklanarak ahenkte olan durumları şiddetli bir şekilde değiştirmişizdir. Bilinçli bir yaşam tarzında bilgeliğimizi yeniden keşfetmeyi, sağduyumuzu dinlemeyi ve ona güvenmeyi öğrenebiliriz. Böylelikle de doğamıza saygı göstermiş ve ona dengesini geri kazanmasında yardım etmiş oluruz.

Kendimize ruhsal ve bedensel besinler sağlayınca, gerçekten “beslenmiş” oluruz. İyi beslenememek dengemizi bozar, bizi rahatsız eder, hastalık yaratır. Huzur ve sağlık birbirine bağlı olan durumlardır. Doğal ve “iyi” beslendiğimiz zaman, sağlıklı ve mutlu yaşarız. Yediklerimiz, giydiklerimiz ve kullandıklarımızın nereden geldiğine ve nasıl üretildiğine dikkat ettiğimiz zaman kendimiz ve doğa için denge yaratırız ve her anlamda yaşamı besleriz.